Arka Plan: Uzun Soluklu Yükseliş

Son on yılda Türkiye’de üniversiteler AR-GE bütçelerini hiç olmadığı kadar artırdı, yabancı öğrenci kontenjanlarını genişletti ve uluslararası yayın sayısını katladı. 2015’te ilk 500’e giren üniversite sayımız yalnızca 1 iken, bugün 6 kurum bu kulvarda yarışıyor. Bu değişim, devlet-üniversite-sanayi işbirliklerinin sonuçlarını göstermesi bakımından kritik.

QS 2026’nin İncelikleri

QS, dünya genelinden 1.500 üniversiteyi; akademik itibar, işveren itibarı, öğrenci-öğretim üyesi oranı, atıf sayısı ve uluslararası faktörler üzerinden değerlendiriyor. Bu yıl işveren itibarında ODTÜ 77., Boğaziçi 88., İTÜ 91. sırada yer alırken, genel sıralamada ODTÜ (269.) ve İTÜ (298.) ilk 300’e girmeyi başardı.

Türk Üniversitelerinin Zirve Hamlesi

- İlk 300: ODTÜ, İTÜ

- İlk 400: Koç (323.), Boğaziçi (371.)

- İlk 500: Sabancı (404.), Bilkent (415.)

- İlk 1.000: Toplam 11 kurum; Hacettepe (571), İstanbul (628), Ankara (697), YTÜ (736), Gazi (915)

Bu başarı, sadece geçici bir sıçrama değil; sürdürülebilir kaliteli araştırma altyapısının ve uluslararası akademik ağların eseridir.

Geleceğe Bakış: Sırada Ne Var?

YÖK Başkanı Erol Özvar’ın da işaret ettiği gibi, önümüzdeki dönemde disiplinler-arası araştırma merkezleri ve dijital kampüs projeleri öne çıkacak. Avrupa ve Kuzey Amerika işbirlikleri genişletilerek “STEM ve sosyal bilimlerde çift diploma programları” artacak. 2030 vizyonunda Türkiye, ilk 200’e giren sayısını 5’e çıkarmayı hedefliyor.

> Haber detayı için tıkla!